Son zamanlarda eleştirilere hiç açık biri olmadığımı fark ettim. En ufak bir eleştiride -aslında haklı olduğunu bilsem bile- kızıp bağırmaya başlıyorum. Sonra da kavga çıkıyor tabii. Bu huyumdan nefret etmeye başladım.
Bir de çok kıskanç biriymişim, onu fark ettim. Herkesi kıskanıyorum. Herkesin en yakın arkadaşı ben olayım, herkesin en sevdiği kişi ben olayım... Çok saçma ama durum bu. :D
Uzun zamandır aradığım "ideal arkadaş"ı da aramıyorum artık. Hatta varolan arkadaşlarımın çoğundan da kurtulmak istiyorum. Sosyal olmak istemiyorum ki ben. Asosyal olayım, kimse beni takmasın, kendi halimde takılayım... Bu yüzden arkadaş edinmeye falan uğraşmayacağım artık.
Arkadaşlarım "Hadi şuraya gidelim, hadi bize gel." falan dedikçe kaçmak için bahaneler arıyorum. Artık annem zorla gönderecek beni, o hale geldik. :D Eve kapanmak istiyorum ama evden çıkmayınca da gerçekten kötü hissediyorum. Okullar açıkken böyle değildim. En azından sınavlar, dersler falan derken hayatıma ekşın geliyordu. Ama bu demek değil ki okullar açılsın istiyorum! :D
Okullar açılmasın ya... Gerçekten. Daha ödevlerimi de yapmadım. Aslında öyle pek de zor şeyler değil hiçbiri ama yapmadığım için strese giriyorum. Yapıp kurtulsam rahatlayacağım ama üşengeçlik...
Abimin gitmesine 4 gün kaldı. Neredeyse bir aydır evde ama o bir ay öyle hızlı geçti ki... Gitme! Gitme! Gitme!
Ya da aslında gitsen daha iyi olur ajfhgjgjk Gerçekten uzaktaki abimle evdeki abim aynı kişi değil ve ben uzaktakini seviyorum. Evet, evet... Gitmesi daha iyi olacak sanırım. :D Zaten 4 ay sonra geri gelecek.
Neyse işte...
Can sıkıntısından ölüyordum ve blogu da günlük niyetine kullanmak istedim.